WHY AM I AGAINST RELIGION/S?
I am an apatheist, meaning I don't even care.
However, I also believe I have a duty to warn and guide people.
I cannot stand by and watch as elderly, virtuous individuals, with no connection to reality, engage in useless and harmful endeavors.
I am not being disrespectful to religion or the prophet; I am simply presenting the facts with their sources.
I am not lying or slandering; every statement I make is backed by sources and references.
And these references are neither fabricated nor questionable.
These are interpretations from the foundational commentators of Islam, accepted for centuries.
To challenge them would require considerable audacity.
I am not attacking; I am criticizing.
The term "attack" is a dangerous distortion, and it opens the door for attacking critics.
Moreover, ideas cannot be attacked—only physical entities can be.
There is no hatred or malice.
I am certainly not reacting emotionally.
In general, I know that all religions, and Islam in particular:
1) Are not true, nor do they have any connection to reality.
It is clear that they are fictional, personal, arbitrary, and local, depending on time and place.
2) I am certain that Islam is not based on REPEATABLE, COLLECTIVE, OBJECTIVE, DIRECT experiences or observations.
I know that Islam's historical documents and findings are extremely weak.
The fundamental documents related to Islam consist only of personal, one-time, subjective, indirect accounts.
Even the biography of the Prophet (Sīrah) was written nearly a century after his death, and it is based on a book that is now lost, referenced in a work written two centuries later.
Those accused of the Umayyad Islam were actually the ones who wrote, organized, and interpreted the Islam we know, according to their own power.
Frankly, if it weren’t for Umayyad Islam, we would have nothing left.
3) I believe that religions have, throughout history, stolen role from science.
Astrology is the pseudoscience of astronomy; alchemy is the pseudoscience of chemistry; numerology is the pseudoscience of mathematics.
Religion is the pseudoscience of science.
Religions and science are like two acrobats walking on the same tightrope—if you shake them enough, they may seem to blend, but even just waiting will cause them to separate.
Science can produce predictions, whereas religion cannot.
In this respect, science allows for planning and prevention, while religion provides no such benefit.
Even in the art of prophecy, science is more useful than religion.
Religions are based on absolute belief in dogmas, closing the doors to questioning and doubt.
Religions have virtual answers for everything unknown; no imam, rabbi, shaman, priest, or pope has ever encountered a subject they did not claim to know or understand.
Ask them, and they will give you an answer on anything.
4) Religions generally create discord.
When it comes to Islam, there are four fundamental conflicts:
First, free individuals and slaves are never subject to the same laws.
Second, Muslims never share the same legal status with non-believers.
Third, women are never equal to men in legal rights.
Lastly, in matters of faith, creed, and worship, fully devout Muslims are never on equal footing with those lacking in these areas.
Thus, in states that value Sharia law, the government scrutinizes and imposes penalties based on the people’s faith, creed, and worship.
5) Aside from the discord religions create, their reliance on absolute belief in dogmas leaves no room for science.
This means there is no space for questioning or mental exercises that go against the general precepts of religion.
Religious people, or religious scientists, have neither the ability nor the permission to contemplate or discuss ideas that do not glorify or affirm religion.
They cannot, because they would be considered apostates, and their killing would become permissible.
In Islam, science and art are only valid as long as they glorify Allah and his religion.
Anything outside of that is considered heresy.
For example, any theory that does not incorporate Allah is considered heretical.
Likewise, art inspired by love for a lover is considered heretical.
This is why, as the interpretation of Al-Ghazali became widespread—which is essentially the only possible interpretation of Islam—the Islamic world became bogged down in science and art.
The Arabs, who were closest to the sources of Islam, fell into this intellectual stagnation first, around the 1000s. The Turks and Persians, who became nominally Muslim later, fell into it around the 1500s.
Innovation skills disappeared over time as a result.
Even the Ottomans, the latest to be affected, remained at the threshold of the steel age, never mastering civilian or military steel technologies.
They only acquired such products when they could purchase them; when they couldn't, they were left empty-handed.
The Ottomans never mastered steel production, tempering, forging, rolling, drawing, or machining processes.
Even during the Republic period, until the Soviets helped us build a steel factory, we never truly mastered steel technology.
Until 10-20 years ago, we couldn’t go beyond producing basic steel.
Only recently have we been able to work with special alloys, titanium, and other advanced materials.
6) The fact that religion stifles science is the sole reason the Ottomans, and Islamic countries in general, became defenseless.
Religion, like other beliefs, creates discord, drains innovation, is useless, and consists of sophisticated myths from a supernatural realm, making it harmful and something that must be combated.
The irrational behavior in countries with religious majorities causes significant harm both globally and locally.
For example, it was secular, influential Jews who made Israel prosperous, while it was fanatical, religious Jews who brought it down.
In conclusion:
What you call an attack on religion is actually a beneficial effort.
Please don’t resist it.
You would be aligning yourself with the dark side—just like in the Star Wars series, with the light and dark sides.
--- --- --- --- --- ---
Apateistim, yani umurumda bile değil.
Ancak, insanları uyarmak, irşat etmekle ilgili bir görevim olduğunu da düşünüyorum.
Gözlerimin önünde aksaçlı dedelerin, nur yüzlü teyzelerin, düzgün insanların gerçekle hiçbir bağı olmayan, sanal, kurmaca, yararsız, ve zararlı işler peşinde gezmesine gönlüm razı olmuyor.
Dine ve peygambere saygısızlık yapmıyorum, siyerde anlatılanları kaynakları ile ortaya koyuyorum.
Yalan ya da iftira yapmıyorum, her iletimde kaynaklar, referanslar var.
Ve bu referanslar uydurma, şüpheli falan değil.
Yüzyıllardır İslam'ın temel yorumcuları ve yorumları bunlar.
Bunları sorgulamak için hayli cüretkar olmak gerekir.
Saldırmıyorum, eleştiriyorum.
Saldırma kelimesi tehlikeli bir kavram saptırmasıdır, eleştirenlere de saldırma kapısını aralar.
Kaldı ki, fikirlere saldırılamaz, ancak fiziki varlıklara saldırılabilir.
Kin ve nefret yok.
Kesinlikle duygusal bir tepkime içinde değilim.
Genelde bütün dinlerin, özelde İslam'ın;
1) Gerçek olmadığını, gerçekle de bir bağının olmadığını biliyorum.
Kurgusal, kişisel, keyfi, zamana, mekana göre yerel olduğu çok açık.
2) İslam'ın TEKRARLANABİLİR, KOLEKTİF, NESNEL, DOĞRUDAN deneyim ve gözlemlere dayanmadığına eminim.
İslam'ın tarihsel belge ve bulgulara dayalı temellerinin son derece zayıf olduğunu da biliyorum.
İslam’a ilişkin temel belgeler ise yalnızca kişisel, bir defaya mahsus, öznel, dolaylı anlatımlardan ibarettir.
Siyer bile peygamberin ölümünden yüz yıl kadar sonra kaleme alınmış ve şu anda kayıp olan bir kitabı refere eden iki yüzyıl sonra kaleme alınmış bir kitaba dayalıdır.
Emevi İslam'ı diye suçlananlar ise bildiğimiz İslam'ı yazan, düzenleyen, kendi gücüne göre yorumlayan bir kadronun işidir.
Açıkçası Emevi İslam'ı olmasa elimizde hiçbir şey kalmaz.
3) Dinlerin tarih boyunca bilimden rol çaldığını düşünüyorum.
Astroloji astronominin, simya kimyanın, numeroloji matematiğin safsatasıdır.
Din de bilimin safsatasıdır.
Dinler ile bilim aynı ipte oynayan iki cambaz gibidir, tıpkı zeytinyağı ve su gibi çok inat eder çalkalarsan karışırlar, ama yalnızca beklemekle dahi ayrışırlar.
Bilim öngörü üretebilir, din ise üretemez.
Bu yönüyle bilim önlem alma, planlama imkanı yaratır.
Din ise bu konuda hiçbir yarar sağlamaz.
Kehanet sanatında dahi bilim dinden daha yararlıdır.
Dinler dogmalara mutlak imana dayanır, sorgulama, şüphe etmek kapılarını kapatır.
Dinlerin bilinmeyen her konuda sanal cevapları vardır, henüz hiçbir imam, rabbi, şaman, kam, haham, ve papazın bilmediği, anlamadığı bir konu yoktur.
Sorarsanız size her konuda cevap verirler
4) Genelde bütün dinler nifak yaratır.
İslam söz konusu olunca dört temel nifak vardır.
İlk olarak özgür bireyler ile köleler asla aynı hukuka sahip değildir.
İkinci olarak müslümanlar asla kafirler ile aynı hukuka sahip değildir.
Üçüncü olarak kadınlar asla erkekler ile aynı hukuka sahip değildir.
Son olarak iman, itikad, ibadet açısında sahil müslümanlar ile eksikli olanlar aynı hukuka sahip değildir.
Bu nedenle dini şeriat hükümlerine değer veren devletlerde devlet halkın imanını, itikadını, ibadetini sorgular, denetler, yaptırımlar uygular.
5) Dinler yalnızca nifak üretmesiyle sorunlu olmanı dışında, dogmalara mutlak imana dayalı olduğundan bilime yer bırakmaz.
Bu nedenle sorgulama, şüphe etme, dinin genel mevzuatına aykırı zihin jimnastikleri yapma imkanı yoktur.
Dindarların, dindar bilim adamlarının dini öven, yücelten, onaylayan tezler dışında bir tezi konuşma, düşünme imkan ve kabiliyetleri yoktur.
Olamaz çünkü, küfre sapmış sayılırlar, ve katleri vacip olur.
İslam dini açısından bilim ve sanat yalnızca Allahı ve onun dinini tesbih ettiği sürece, onayladığı, kabul ettiği sürece muteberdir.
Bunun dışındaki din ve sanat küfürdür.
Örneğin, teorisinde Allaha yer vermeyen bir fikir küfürdür.
Örneğin, sevgiliye duyulan aşk için yapılan sanat da küfürdür.
İşte bu nedenle Gazali yorumu yaygınlaştıkça ki, bu aslında İslam'ın olası tek yorumudur, kademe kademe islam alemi bilim ve sanatta çamura saplanmıştır.
İslam'ın kaynaklarına en yakın olan Araplar en erken dönemde yaklaşık olarak 1000'li yıllardan sonra, dıştan takma müslüman olan Türkler ve Farisiler ise 1500'lü yıllardan itibaren bir tür fikir kanserinin etkisi altına girmiştir.
Bu nedenle inovasyon yeteneği zaman içinde yok olmuştur.
En geç etkilenen Osmanlı bile, çelik çağının kapısında kalmış, çelikten mamul sivil ve askeri hiçbir teknolojiye sahip olamamış, böylesi ürünleri satın alabiliyorsa, almış, alamıyor ise elleri böğründe kalmıştır.
Osmanlı asla çelik üretimi, tavlanması,dövülmesi, haddelenmesi, çekilmesi, sıcak ve soğuk işlemler, talaşlı işlemleri yapamamıştır.
Cumhuriyet döneminde bile Sovyetler bize çelik fabrikası kurana kadar çelik teknolojisine hakim olamadır.
10-20 yıl öncesine kadar yalnızca kaba çelik üretmenin ötesine geçemedik.
Son yıla kadar özel alaşım, titanyum vb. ürünlerin işlenmesi ancak mümkün olmuştur.
6) Dinin bilime ket vurması, Osmanlının, hem de İslam ülkelerinin kendisini savunamayacak derecede aciz olmasını tek sebebidir.
Diğer dinler gibi nifak yaratması, inovasyon yeteneğini tüketmesi, yararsız olması, gerçek üstü bir evrene ait sofistike masallar olması nedeniyle zararlı, mücadele edilmesi gereken kavramlardır.
Dindar halkların çoğunlukta olduğu ülkelerde yaşanan akıl dışı işler hem küresel, hem yerel ölçekte büyük zarar vermektedir.
Örneğin, İsrail’i kalkındıranlar seküler, etkin Yahudiler’di, batıranlar ise dindar, fanatik Yahudiler olmuştur.
Sonuç:
Sizin dine saldırı dediğiniz şey hayırlı bir çabadır.
Lütfen buna direnmeyin.
Karanlık tarafta yer almış olursunuz.
Starwars serisindeki karanlık ve aydınlık taraf gibi.
====================
====================